Bilimsel araştırmalar, yeme alışkanlıklarımızda ufak bir değişiklik yapmanın, genel sağlık üzerinde büyük etkileri olabileceğini ortaya koyuyor. "Farkındalık temelli yeme" veya bilinen adıyla "Mindful Eating", beslenme davranışını otomatik pilottan çıkarıp bilinçli bir deneyime dönüştürmeyi hedefliyor.
Yeme Hızı ile Doygunluk İlişkisi
Araştırmaların merkezinde, yeme hızı ile doygunluk hissi arasındaki kritik ilişki yer alıyor. Beynimizin tokluk sinyallerini algılaması için yaklaşık 15
- 20 dakikalık bir süreye ihtiyacı var. Hızlı yediğimizde, bu süre dolmadan fazla miktarda kalori almış oluyoruz, bu da aşırı yemeye ve kilo alımına yol açıyor. Bilinçli farkındalıkla yeme, her lokmanın farkında olarak, çiğneme süresini artırarak ve lokmalar arasında kısa molalar vererek yeme hızını doğal olarak yavaşlatıyor. Bu sayede, fizyolojik olarak doyduğumuzu hissetmemiz için gerekli süre sağlanmış oluyor.
- Santé kohort çalışması, bilinçli yeme alışkanlıkları ile daha sağlıklı besin seçimleri ve daha düşük vücut kitle indeksi (BMI) arasında anlamlı bir ilişki olduğunu tespit etti. Ayrıca, bu yöntemi uygulayan bireylerde daha iyi kolesterol profili ve kan şekeri kontrolü gözlemlendi.
- 30 kez çiğneyin. Bu, sindirim enzimlerinin etkinliğini artırır ve besin emilimini iyileştirir.
Fiziksel ve Duygusal Açlığın Ayrımı
Bu yaklaşımın bir diğer önemli faydası, fiziksel açlık ile duygusal açlık (stres, sıkıntı veya kaygı nedeniyle yeme) arasındaki farkı ayırt etmeyi kolaylaştırması. Yemekten önce 1'den 10'a kadar bir skalada fiziksel açlık seviyesini değerlendirmek, kişinin gerçekten aç olup olmadığını anlamasına yardımcı oluyor. Duygusal yeme ataklarının sıklığında ve şiddetinde %70'e varan azalmalar bildiriliyor.
Bilimsel Kanıtlar ve Uzun Vadeli Faydalar
Japonya'da 2017 yılında yapılan geniş katılımlı bir çalışma, yavaş yiyen bireylerde obezite riskinin %42 daha düşük olduğunu gösterdi. Benzer şekilde, Fransa'daki NutriNet
Günlük Hayatta Nasıl Uygulanır?
Bilinçli yemeye başlamak için karmaşık kurallar gerekmiyor. İşte pratik öneriler:
* Teknolojiyi Kenara Koyun: Yemek yerken televizyon, telefon gibi dikkat dağıtıcılardan uzak durun.
* Lokmalara Saygı Gösterin: Her lokmayı en az 20
* Ara Verin: Birkaç lokma aldıktan sonra çatalı kaşığı elinizden bırakın, birkaç derin nefes alın ve devam etmeden önce kendinizi kontrol edin.
* Duyularınızı Kullanın: Yemeğin rengine, kokusuna, dokusuna ve tadına tamamen odaklanın. Bu, duyusal tatmin sağlayarak psikolojik doygunluğu artırır.
* %80 Kuralını Hedefleyin: Tıka basa doymak yerine, %80 doygunluk hissini yakalamaya çalışın.
Sürdürülebilir Bir Sağlıklı Yaşam Tarzı
Farkındalık temelli yeme, kısa süreli bir diyet değil, sürdürülebilir bir yaşam tarzı değişikliği sunuyor. Sadece kilo kontrolüne değil, daha verimli bir sindirime, azalan stres seviyelerine ve yemekle daha sağlıklı bir ilişki kurmaya katkıda bulunarak hem fiziksel hem de zihinsel sağlığı iyileştiriyor.







Yorumlar
Yorum Yap